Eda ÇIĞIRLI nın HAFIZA isimli kişisel sergisi için bir düşünme kolajı Hafıza ͭ حافظة [#ḥfẓ sf. f.] saklayan, muhafaza eden (şey veya kadın) anlamına gelen Arapça kökenli bir kelime. Aynı zamanda koruma, saklama, sakınma, akılda...
BAZEN MUHATABI DUYAMAZ YA DA MUHATAP ZATEN KONUŞANIN KENDİSİDİR Geçmişte acıya neden bir durumu paylaşmış olan kişiler birbirleri için hatırlatıcı işlevi görürler. Bu yüzden kendi geçmişinden uzak kalmak isteyen biri bu ortak geçmişi silerken, görmezden gelirken,...
Odaya geldi…Vaktinde…Birkaç seansın ortak noktası seansa geç gelmemesi. Bu kendime ne değişti diye sormama sebep oluyor? O odaya giderken, bu konuya seansta değinmeliyim diye düşünerek eşlik ediyorum…Ama merak da var belki kendisi açar konuyu. Kendime hatırlatma...
Çerçeve kelimesi, bir alanı belirlemek için çizilmiş ya da çizili olduğu varsayılan bir sınırı, hattı, çizgiyi akla getirir. Dolayısıyla psikoterapi sürecini belirleyen ve devamlılığı için elzem olan bir sınıra atıf yapar psikoterapötik çerçeve. Bu sınırların içinde...
Tecrit, yalıtım, sürgün, uzaklaştırma, yalnızlık, sınırlandırma, cezalandırma, kovulma, haklardan menetme, ilgisini kesme, karantina gibi pek çok psikolojik, sosyolojik, hukuksal ve tıbbi çağrışımları ve eşanlamları içinde barındıran bir kelime i z o l a s y o n....
“Kök sal, dedi doğa..kök sal ve tutun bana..aslında nasıl olacağını gösterdim sana, dedi.. neden yapamadığına inandırmak istiyorsun beni ve kendini?.. kök sal, dedi doğa…sen bana aitsin…sen bana ben sana, birbirimize aitiz dedi..nilüferin bile kökleri var,...