Bir erkeğin, annesiyle olan ilişkisinde çözülmemiş sorunlarla ilgili olarak yetişkin yaşamında önemli zorluklar yaşaması muhtemeldir. Bu sorunları, bir annenin istismarı, ihmali, terk etmesi veya oğlunun sağlıklı bireyleşmesini engellemesi olarak sıralayabiliriz. Anne-oğul ilişkisinde babanın duygusal ve/veya fiziksel yokluğu, bu sorunların etkisini artıracak bir ortam yaratacaktır.
Bazı eski, ilkel ya da geleneksel toplumlarda, erkek çocukların anneden ayrılmayı temel alan ritüellerden geçmeden erkek olarak kabul edilmemesi Batı kültürlerinde küçümsenir ve/ya desteklenmez. Anneden ayrışmak bir erkeğin, annesinin ona gösteremediği, keşfedilmemiş ve bilinçsiz yanlarını öğrenmek için geçmesi gereken ilkel/ilksel bir kapıdır. Robert Bly, vahşi adamın kafesinin anahtarını, annesinin yastığının altından çalması gereken çocuğa atıfta bulunur.
Anneden ayrışmak, öncelikle, erkekliğe aday olan oğulun temel benlik ve güvenlik duygusu gibi psikolojik yaşamının ihtiyaçlarını gidermek için artık yalnızca Anneye/Kadına bağımlı olmadığı anlamına gelir. Anne, çocuğu duygusal olarak kurtararak ve kusurlarını anında affederek besleme eğilimindedir. Bunu yaparken çocuğa, “Sen benim bir parçamsın ve varlığın sana saygı duyma sebebim” demektedir. Baba ise, çocuğa “Sen benim bir parçam değilsin. Sevgime sahipsin, ama bir erkek olarak yaşam yolculuğunda saygımı kazanman gerekir.” demektedir. (ya da demesi gerekir)
Çocuğun ilerlemesi için, bir annenin acılı bırakma sürecinden geçmesi ve şimdi, “Saygıyı benim sana vermem yerine, artık senin onu kazanmanın zamanı geldi” mesajını vermesi gerekmektedir.
Erkekler için olgun yetişkinlik, duygusal yakınlık, yaşama değer katma ve üretme, anlam arama ve kişisel içsel dünyasını güçlendirme ve zenginleştirme kapasitesini içerir. Çoğu zaman erkekler, diğerlerini güçsüzleştirerek kişisel güç bularlar, yetersizlik duygularını, gerçek yakınlık korkusunun arkasında saklarlar ve bunun için sahte bir benlik geliştirirler. Büyümek için, kendi duygularını dengeliyebilen, regüle edebilen (yatıştıran) güvenlik ve yakınlık, bağlanma ve bağlılık ve illa ki bütünlesmiş ruhsal bir dünya geliştirerek hayatın zorluklarına rağmen yaşamını kurup sürdürebilmelidir. Bunu yapamayan yani annesinden ruhsal anlamda ayrışamayan bir erkek, tüm bu olgunlasmamış kapasitesini, duygusal güvenliğinin ve bütünlüğünün yönetimini bilinçsizce bir eşe veya partnere devretmek zorunda kalacaktır. Çoğu yürümeyen ilişkilerin kökeninde görünen sebep ne.olursa olsun bu realitenin yattığı da göz.önüne alınmalıdır.
Çevirenin notu: Metin her ne kadar erkek olgunlaşması üzerine yazılmışsa da cinsiyet farkı gözetilmeksizin bireyin ayrışma-olgunlaşma süreci perspektifinden okunması yalnış olmayacaktır.
Türkçeleştiren: Nevhan Varol